TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle yaptığı açıklamada, Türkiye’de ve dünyada insan haklarının ciddi tehdit altında olduğunu vurgulayarak "1948 yılında Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen  İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, her bir bireyin özgürlük, eşitlik ve onur içinde yaşama hakkını garanti altına almayı amaçlamıştır. Ancak ne yazık ki ülkemizde ve dünyada bu değerler ciddi tehdit altındadır. Ülkemizde, temel insan hakları uzun süredir sistematik bir baskı altındadır. AKP iktidarının otoriter yönetim anlayışı, barışçıl toplanma özgürlüğü, ifade özgürlüğü ve örgütlenme hakkı gibi temel hakları ciddi şekilde ihlal etmekte; hukuk devletini zayıflatan cezasızlık politikaları ise toplumsal adalet duygusunu ortadan kaldırmaktadır." dedi.

Türkiye’nin Özgürlük Karnesi

Suiçmez, Türkiye’nin uluslararası endekslerdeki düşük sıralamalarına dikkat çekerek,

"YOMRA’DA HİZMETTE DAYANIŞMA VE BİRLİKTELİK ÖRNEĞİ" "YOMRA’DA HİZMETTE DAYANIŞMA VE BİRLİKTELİK ÖRNEĞİ"

“Ülkemiz,

-2024 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde; 180 ülke içinde 158'inci sırada yer almaktadır.

-Akademik Özgürlük Endeksi 2024 güncelleme raporuna göre 180 ülke arasında, 165. Sırada, Güney Sudan’ın, Mısır’ın ve Küba’nın altında yer almaktadır.

-İnsani Özgürlük Endeksi 2023 raporuna göre 165 ülke arasında 128. Sırada, yani Bangladeş ve Pakistan’ın 2 sıra üzerinde yer almaktadır.

Bu karanlık tablo, halkın temel haklarını savunmak ve demokrasiye sahip çıkmak adına bir mücadele çağrısıdır.” dedi.

Medya ve Dijital Alanlarda Sansür

Medya ve dijital alanlarda artan sansüre dikkat çeken Suiçmez, "İktidar, medya üzerindeki kontrolünü artırmakta, gazeteciler ve akademisyenler sansür yasalarıyla sistematik olarak susturulmaya çalışılmaktadır. Dijital alanlarda da ifade özgürlüğü ciddi tehdit altında olup, sosyal medya platformlarına getirilen düzenlemeler, muhalif seslerin daha kolay sansürlenmesini sağlamakta ve yargı adeta siyasi iktidarın aracı olarak kullanılmaktadır." ifadelerini kullandı.

Cezasızlık Politikaları ve Adaletsizlik

Adalete olan güvenin cezasızlık politikalarıyla zedelendiğini vurgulayan Suiçmez, "AKP iktidarının yıllardır uyguladığı cezasızlık politikası, ülkemizin hukuk ilkelerinden sapmasına yol açarak toplumda adalete olan inancın yok olmasına neden olmuştur. Bu durum yalnızca adalete olan güveni zedelemekle kalmamış, aynı zamanda suç işleme motivasyonunu da artırmıştır. Bugün, bu adaletsizliğe ve hukuk tanımayan iktidara karşı hep birlikte ‘dur’ demek zorundayız." dedi.

Gazze’de İnsanlık Trajedisi

Gazze’de yaşananları "insanlık trajedisi" olarak nitelendiren Suiçmez, "Bildirgede ifade edildiği üzere, tüm insanlar özgür ve eşit doğarlar. Yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliği herkesin doğuştan gelen hakkıdır. Ancak maalesef günümüz dünyasında, bazılarımız bu temel haklardan dahi mahrum kalmaktadır.

Bildiğiniz gibi, şu an yakın coğrafyamız Gazze’de 1 yılı aşkın süredir devam eden bir insanlık trajedisi yaşanmaktadır. İsrail'in işgali ve bu işgal altında gerçekleştirilen insanlık dışı eylemler, sadece bölgesel bir sorun olmanın ötesinde, küresel bir insan hakları ihlaline neden olmaktadır. Savaş hukukuna dahi sığmayan işgaller ve saldırılar altında Filistin halkının devredilemez ulusal haklarına yapılan saldırılar, kendi kaderini belirleme hakkını hukuka aykırı bir şekilde ellerinden almaktadır. İnsan haklarının korunması, savaş ve çatışma ortamlarında bile olsa, uluslararası hukukun temel prensipleri arasında yer almaktadır. Bu prensipler, özellikle böyle zor zamanlarda daha da savunulmalı ve korunmalıdır." şeklinde konuştu.

Suiçmez, insan onuruna yakışır bir yaşamın ancak özgürlüklerin güvence altına alındığı bir düzende mümkün olduğunu belirterek, "Biliyoruz ki, adaletin olmadığı yerde barış da olmayacaktır. Barış ise sadece çatışmaların ve savaşların sona ermesi değil, aynı zamanda adaletin ve toplumsal dayanışmanın sağlanmasıyla mümkündür." dedi.

Suiçmez, "CHP olarak her bireyin eşit fırsatlara erişebildiği, haklarının ihlal edilmediği bir Türkiye inşa etmek için kararlıyız. Ülkemizde ve dünyada her bir bireyin temel hak ve özgürlükleri sağlanıncaya, insan onuruna yakışır bir yaşam koşulları sağlanıncaya dek mücadelemiz sürecektir. 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde, insan hak ve özgürlükleri için dünyada ve ülkemizde mücadele eden herkesi saygıyla selamlıyorum." diyerek sözlerini tamamladı.

Editör: Köksal Ustaoğlu