Dünya Kanser Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, Türkiye’de kanser vakalarının her geçen yıl arttığını ancak Sağlık Bakanlığı’nın güncel verileri kamuoyu ile paylaşmadığını belirtti. “En son 2018 yılında Türkiye Kanser İstatistikleri raporu yayımlandı ve o yıl 211.273 yeni kanser vakası tespit edildi. Yine, DSÖ ve GLOBOCAN tarafından yayınlanan 2022 yılı verilerine göre Türkiye’de 2022 yılında 240.013 kişi kanser tanısı aldı, 129.672 kişi hayatını kaybetti. Ancak aradan yedi yıl geçmesine rağmen Sağlık Bakanlığı tarafından yeni bir rapor yayımlanmış değil. Dünyanın birçok ülkesinde kanser verileri yıllık olarak güncellenirken, Türkiye’de adeta bir sessizlik hakim. Hangi kanser türü ne kadar artış gösterdi, hangi yaş grupları risk altında, bölgesel dağılım nasıl gibi temel soruların cevabını bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de en sık görülen kanser türlerinin akciğer, meme, kolorektal, prostat ve tiroid kanserleri olduğuna dikkat çeken Suiçmez, Sağlık Bakanlığı’nın verileri paylaşmamasının, sağlık politikalarındaki şeffaflık eksikliğini gözler önüne serdiğini söyledi.
“Meme Kanseri Taramalarında Büyük Düşüş”
Siemens Healthineers Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Raporu’na da değinen Suiçmez, sağlık bilinci konusunda ciddi bir gerileme yaşandığını belirtti. “2022’de düzenli mamografi yaptıranların oranı yüzde 36 iken, 2023’te bu oran yüzde 23’e kadar gerilemiş durumda. Üstelik 30 yaş üzeri kadınların yüzde 77’si hayatında hiç mamografi çektirmediğini söylüyor. Mamografi çektirmeyen kadınların yüzde 74’ü ihtiyaç duymadığını belirtiyor. Bu durum, toplumda farkındalık eksikliğinin yanı sıra sağlık hizmetlerine erişimde yaşanan sorunların da göstergesi” dedi.
Sağlık taramalarının kağıt üzerinde ücretsiz olduğuna ancak pratikte erişimin zorlaştığına vurgu yapan Suiçmez, “Randevu sistemindeki aksaklıklar, kamu hastanelerindeki yoğunluk ve sağlık sisteminin giderek özelleşmesi nedeniyle vatandaşlar erken teşhis şansını kaybediyor. Kanserin erken evrede tespit edilmesi hayati önem taşırken, devletin sunduğu sağlık hizmetlerine ulaşamayan milyonlarca insan var” şeklinde konuştu.
“Kanserin Risk Faktörleri Yok Sayılıyor”
Kanserin en büyük risk faktörlerinden birinin çevresel kirlilik olduğunu ancak Türkiye’de bu konunun yeterince gündeme getirilmediğini belirten Suiçmez “Akciğer kanseri en yaygın kanser türü olmasına rağmen, hava kirliliğiyle mücadelede ciddi bir adım atılmıyor. Sigara tüketimiyle ilgili kampanyalar yapılırken, büyükşehirlerde solunan havanın sigara kadar zararlı olduğu gerçeği göz ardı ediliyor. Tarımda kullanılan kimyasallar, sağlıksız gıda tüketimi gibi konular da sağlık politikalarının gündeminde değil” dedi.
“Sağlık Hakkı Ayrıcalık Değil, Temel İnsan Hakkıdır”
Suiçmez “Kansere karşı en etkili silah erken teşhis ve bilinçlendirmedir. Sağlık hakkı bir ayrıcalık değil, temel bir insan hakkıdır. Bunu savunmak hepimizin sorumluluğudur” sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.
