Komisyondaki konuşmasında, öğretmenleri baskı altına almaya çalışan bu teklifin, öğretmenlerin, sendikaların ve hiçbir paydaşın görüşleri alınmadan hazırlandığını, teklifin öğretmenlik mesleğini bitirmeye yönelik bir girişim olduğunu vurgulayan Suiçmez, meslek kanununun görüşülme sürecinin katılımcı demokrasiye aykırı olduğunu belirterek, sendikalarla ve ilgili taraflarla yeterince iletişim kurulmamasını eleştirdi. “Komisyonda konuşan sendika temsilcilerinin tümü, hazırlanma aşamasında katkılarının ve görüşlerinin alınmadığını, teklifi kendilerine sunum yapıldığında gördüklerini söylediler. Bir katılımcı demokrasi örneğini hâlâ bu yüzyılda biz veremiyorsak yapacak bir şey yok. Sendikalarla konuşulmamış, taraflarla konuşulmamış, şimdi bir araya geliyoruz, buradan nitelikli bir kanun yapmak mümkün değil. Bu yasa teklifinde öğretmenlerin sorunlarına çözüm aramıyorsunuz, demokratik, laik sosyal hukuk devletine tamamen aykırı olan bu kanun teklifinin geri çekilmesini hep birlikte sağlayalım ve oturup, karşı cepheymiş gibi çalışmadan, ortak noktalarda buluşarak, gerçekten dışarıda açlıkla sınanan öğretmenleri, açlıkla boğuşan velileri, okullarına aç giden öğrencileri düşünerek, onların problemlerini çözecek bir kanun hazırlayabilelim.” diyerek komisyondaki çalışma yöntemine yönelik eleştirilerini de dile getirdi.

Komisyon üyelerine seslenen Suiçmez, öğretmenlik mesleğinin saygınlığının korunması, özlük haklarının iyileştirilmesi yönünde düzenleme yapılması gerekirken, hukuki güvenliği ortadan kaldıracak, daha çok torpile, daha çok dışarıdan müdahaleye açık ve denetlenemeyecek bir sistem yaratılmasının kabul edilemez olduğunu belirtti. “Bu teklifle, konuşmayan, sorgulamayan eğitimci modelini yaratacak bir sistemi getirmeye çalışıyorsunuz.” diyerek kanun teklifinin içerdiği tehlikelere dikkat çekti.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın en önemli bakanlıklardan biri olduğunu belirten Suiçmez, Bakanlığın laik ve demokratik eğitim sistemiyle ilgili ciddi problemleri olduğunu düşündüğünü ifade etti. Milli Eğitim Bakanının bu göreve özel olarak atandığını ya da atattırıldığını, Milli Eğitim Bakanlığının millilikle ve eğitimle ilgisinin kalmadığını belirterek, öğretmenlerin haklarına ve taleplerine saygı gösterilerek, doğru bir meslek kanunu çıkartılması gerektiğini, bu nedenle Anayasaya da aykırı olan bu teklifin geri çekilmesini talep etti.

“DOĞANIN KATLEDİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ” “DOĞANIN KATLEDİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”

Son olarak, öğretmenlerin güvenlik kuvvetlerince şiddet kullanılarak gözaltına alınmasının kabul edilemez olduğunu belirten Suiçmez, İçişleri Bakanı’na bu hukuka aykırı duruma müdahale etme çağrısında bulundu. “Devlet memurlarımızın, öğretmenlerimizin bizatihi devlet güçleriyle karşı karşıya getirilmesinin memleketimize getirecek hiçbir faydası yoktur.” dedi. "Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifine karşı, Meclis Parkı’nda nöbet tutan öğretmenlerimizin talepleri talebimizdir, öğretmenlerimizin yanındayız.” diyerek mecliste öğretmenlerin sesi olacaklarını belirtti.

Editör: Köksal Ustaoğlu